Yeterli miktarlarda verildikleri takdirde hayvanların beslenmesine yarayan, sağlığına zararlı olamayan, içeriğinde organik ve inorganik besin maddeleri bulunan hayvansal veya bitkisel kökenli veya doğada serbest şekilde bulunan maddeler yemler olarak adlandırılır.
Teorik olarak verim kaygısı olmadan hayvanların yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmesi amacı ile verildikleri gibi, hayvanlardan beklenen verimin yükselmesi amacı ile de verilmektedir. Hayvanların besin maddesi ihtiyacı belirlenirken bu iki amaç birlikte gözetilmektedir.
Hayvanlara verilen yemler birçok yönden sınıflandırılabilir. Ticari amaçlı olarak şu şekilde bir sınıflandırma yapılmaktadır:
Tane yemler: buğdaygil ve baklagil tohumları ve yağlı tohumlar
Endüstri kalıntıları: değirmencilik, şeker, yağ ve nişasta gibi üretim faaliyetleri artıkları
Hayvansal kökenli yemler: süt ve süt ürünleri, et, kemik, kan, balık ve tavuk unları ve hayvansal yağlar
Yem katkı maddeleri
Yem maddesinin belli bir miktarının 105 derecede fırınlanarak suyu uçurulduktan sonra ölçülen sabit ağırlığına kuru madde ağırlığı denmektedir. Kaba yem dendiği zaman, içindeki besin maddeleri yoğunluğu düşük, kolay sindirilebilir ve kuru maddesinde yüzde 18 üzerinde ham selüloz bulunan yemler anlaşılmaktadır. Saman, yonca ve çayılardaki otlar bu özelliktedir. Konsantre yemler ise içindeki besin maddeleri yoğunluğu yüksek, güç sindirilebilir ve kuru maddesinde yüzde 18 altında ham selüloz bulunan yemlerdir. Mısır ve soya fasulyesi küspesi bu özelliktedir.
Yemlerin içinde yabani ot, toz, toprak gibi yabancı maddelerin, kolayca üreyebilen bakteri ve mantarların ve mikotoksinlerin bulunmaması gerekmektedir. Ayrıca hayvanlardan fazla verim elde etmek amacı ile kullanılan katkı maddelerinin, yasal düzenlemeler ve standartlar ile belirlenen sınırlar için olması gerekmektedir. Bu açıdan yapılacak yem analizleri büyük önem taşımaktadır.